Şu anda, Dünya Okyanusunda petrol yatakları bulmaya yönelik birçok araştırma yapılıyor. Bunun nedeni, insanların enerji kaynaklarına artan ihtiyacı ve karadaki petrol rezervlerinin tükenmesidir. Suların derinliklerinde, insanlığın ihtiyaçlarını birkaç yüz yıl daha karşılayabilecek çok sayıda petrol sahası olduğu varsayılmaktadır.
Bilim adamlarına göre, Dünya Okyanusu'nun dibinde, dünyanın tüm rezervlerinden gelen petrol yataklarının %50'sinden fazlası var. Bu nedenle, petrol sahaları arayışında çok önemli bir yön, hidrokarbon hammaddelerinin varlığı için denizlerin ve okyanusların dibinin araştırılmasıdır.
Deniz tabanında petrol bulmak teknik olarak zor bir iştir ve yüksek hassasiyetli ve sofistike ekipman gerektirir.
Petrol ara
Jeolojik bilim adamları su altında petrol aramakla meşguller. Derin kaya katmanlarında petrol ve gaz ararlar. Bunun için, aşağıdakilerden oluşan sismik keşif en sık kullanılır: sualtı kayalarından yansıyan ve geri dönen okyanus tabanına ses dalgaları gönderilir. Dalgaları beslemek için, tabanı basınçlı hava ile bombalayan özel sonik toplar kullanılır.
Yansıyan dalgaları işlemek için araştırma gemisine frekans, uzunluk, dönüş süresi gibi dalga parametrelerini ölçen özel cihazlar kurulur. Jeologlar, alınan bilgilere dayanarak, farklı kayalar sesi kendi yollarıyla yansıttığından, okyanus tabanının altında ne olduğunu belirler. Bu tür verilerin bilgisayarla işlenmesi, deniz veya okyanus tabanının altındaki katmanların üç boyutlu bir görüntüsünü oluşturmayı mümkün kılar. Çoğu zaman, kayaların kıvrımlarında yağ birikir, yukarıdan gazla kaplanabilir. Jeologlar böyle kıvrımlar bulursa, kuyuyu kurmak ve yüzeye gaz ve petrol üretmek için çalışma başlar.
Suda sondaj kuyuları
Hidrokarbon birikintileri bulunduktan sonra, bir gemi veya yüzer platformdan bir test kuyusu açılır ve saha daha ayrıntılı olarak araştırılır. Mevduatın uygun olduğu ortaya çıkarsa, kalıcı bir platform inşaatı gerçekleştirilir. Kuyu sondajı ve petrol ve gaz üretimi, kalıcı bir petrol platformundan gerçekleştirilir. Her platform, atanan görevlere göre ve belirli bir alanın özellikleri dikkate alınarak ayrı ayrı oluşturulur.
Platform, bir gövde, bir petrol kulesi, bir çapa sistemi ve bir güverteden oluşur. Platform, ankraj sistemi ve kazıklarla sabitlenir. Bir matkap yardımıyla petrol yataklarının üzerindeki kayalar yok edilir. İşe helikopterlerle taşınan platformda aynı anda 100'e kadar işçi çalışıyor.
Platformda sadece petrol ve gaz üretimi değil, aynı zamanda güvenli taşıma amacıyla özel ekipmanlarla gazın yoğunlaştırılması da gerçekleşmektedir.
Yüksek işgücü ve enerji maliyetlerine rağmen, denizlerin ve okyanusların dibinden çıkarılan petrol, hidrokarbon pazarında rekabetçi bir metadır ve birkaç on yıl içinde kendi segmentinde satış lideri olması muhtemeldir.